
Sabah,
Bakırköy'den 06:38'de, Söğütlüçeşme'den 07:10'de kalkan YHT ile Polatlı'ya hareket. 11:06'da Polatlı'ya varış ve burada bizi bekleyen tur otobüsüyle, 2023 senesinde, en son olarak
Dünya Mirasları listesine alınan efsaneler şehri
Antik Gordion'a doğru yola devam. Frigya'nın tarihî başkenti olan Gordion, Polatlı yakınlarında yer alan Yassıhüyük' te bulunmakta. Burada gezeceğiniz, efsanelerde bahsedilen
Eşşek Kulaklı Frigya Kralı Midas'a ait olduğu düşünülen
Tümülüs Mezar, bu yolculukta keşfedeceğiniz en ilginç yerlerden biri olacak. Uzun bir tünelden geçerek ulaşacağınız antik mezarda, kalın kütüklerle çevrili mezar odası bulunmakta. Burada bulunan eşyaların bir kısmı yerinde sergilenmekte. Göreceğiniz müzede sergilenen eserler ile ayçiçeği ve buğday tarlalarının ortasında müthiş bir manzara oluşturan antik kentin ve tümülüslerin görüntüsü hafızalarda unutulmaz bir iz bırakacaktır. Bu keşiften sonra Polalı'da öğle yemeği ve Eskişehir'e doğru yola devam. Öğleden sonra
Eskişehir'e varış ve
Odun Pazarı'nda gezinti. Eskişehir'in ilk yerleşim yeri olan Odunpazarı'nın evleri, Türk mimarisinin en güzel örneklerindendir. Ahşap çatılı ve rengarenk boyalı bu kerpiç evler, şehrin tarihi havasını çok iyi yansıtmakta. Bu gezi esnasında, 16. yüzyıl Osmanlı eseri olan
Kurşunlu Külliyesi ve içinde yeralan, ebru, hat gibi el sanatlarının yapıldığı
Eskişehir Sanatları müzesi ile
Lületaşı Müzesi,
Atlıhan El Sanatları Çarşısı görülecek yerler arasında. Daha sonra otelde kısa bir dinlenme ve akşam yemeği. Geceleme otelde.

Sabah, kahvaltının ardından,
Seyitgazi yönünde hareket. Kısa bir yolculuktan sonra Seyitgazi'de bulunan
Seyit Battal Gazi Külliyesi ve Türbesi gezileri. Burada bulunan türbe ve cami 1207-1208 yıllarında hüküm süren Anadolu Selçuklu sultanı I. Alaeddin Keykubad'ın annesi Ümmühan Hatun tarafından, 720-740 yıllarında sıklaşan akınlarda Bizans'a karşı büyük kahramanlıklar gösteren ve 720 yılında Mesih kalesi olarak bilinen bölgede şehit düşen efsanevi halk kahramanı Seyyit Battal Gazi adına yaptırılmış. Geziden sonra
Frig Vadisi'ne doğru yola devam. M.Ö. 9. yy'larda Kafkaslar'dan Anadolu'ya göç eden Frigler Kütahya, Afyon ve Eskişehir arasında kalan Dağlık Frigya Bölgesinin tüf kayalarından oluşan vadilerine yerleşmişler. Buralardaki kayaları oyarak özgün bir mimari ortaya çıkarmışlar ve yaptıkları eserler kendilerinden sonra gelen medeniyetlere misal teşkil etmiş. Frig dönemi kaya anıtlarının ortak özellikleri, bezemelerindeki ve süslemelerindeki zenginlik, üçgen alınlık ve içerisinde Ana Tanrıça heykeli bulunan kaya nişlerdir. Burada Frig kaya fasadlarının en görkemli örneği olan
Midas (Yazılıkaya) Anıtı' nın keşfi: Üzerinde, Frig dilinde yazılı "Midai" sözcüğü nedeniyle bu isimle anılan ve 17 metre yüksekliğindeki cephesi geometrik motiflerden oluşan zengin bir bezeme ile süslenmiş bu anıtın merkezinde kapıyı simgeleyen büyük bir nişe, dini törenlerde Ana Tanrıça heykelinin konulduğu düşünülmekte. Bereketi simgeleyen Ana Tanrıça inancı Hitiler gibi Frigler de benimsemiştir. Yazılıkaya bölgesinin, Frigler için önemli bir kutsal merkez olduğu şüphesizdir. Anıt volkanik bir kayalığın üzerine kazınmış. Anıt ve çevresini gezdikten sonra Eskişehir'e dönüş ve otele yerleme. Öğle yemeği gezi esnasında bir kır lokantasında. Akşam yemek için
Porsuk Çayıkıyısına hareket. Bayatçık Deresi ve Kızıltaş suyundan beslenen Porsuk Çayı, Sakarya Nehri'nin en uzun koludur. Burası Eskişehir'in en hareketli bölgesi sayılabilir. Özellikle akşam, çevre ışıklarıyla farklı bir güzellik kazanmakta. Çevredeki bir lokantada, lezzetli meze ve ızgaralardan oluşan akşam yemeği. Geceleme otelde.

Sabah Odunpazarı'nda son gezinti.
Yılmaz Büyükerşen Balmumu Heykeller Müzesi ile
Çağdaş Cam Sanatları Müzesi gezileri. Ardından yolculuğun en keyifli, keşiflerinden biri olacak
Odunpazarı Modern Müze gezisi. Mimar ve sanat koleksiyoneri Erol Tabanca'nın yönetim kurulu başkanı olduğu Polimeks'in ana sponsorluğunda,
Japon mimar Kengo Kuma'nın, Odunpazarı'nın geçmişinden ilham aldığı ve eskiden odun ticaretinin yapıldığı bölgenin tarihine bir saygı duruşu niteliğinde ahşap malzemenin kullanıldığı modern tasarımıyla gerçekleşen müze, 7 Eylül 2019 da şehrin ve ülkenin sanat hayatına kazandırdı. Müzenin kalıcı koleksiyonu da Erol Tabanca'nın kişisel resim, heykel, enstalasyon ve yeni medya sanatı çalışmalarından oluşuyor. Ancak, misafir sanatçıların çalışmalarını veya geçici sergileride görmek mümkün. Müze gezisi, özel rehber anlatımıyla yapıldıktan sonra,
OMM INN Hotel'in restoranında öğle yemeği. Yemekten sonra, Tülomsaş'da, Türkiye'nin ilk yerli otomobili olan
Devrim Arabası'nın görülmesinden sonra YHT Garına transfer. Saat 17:33'de hareketle saat 21:00'de Söğülüçeşme'ye ve saat 21:30'da Bakırköy'e varış.