XXArnavutluk Sahilleri'nden Meteora'lara

Bilenler bilir, Arnavutluk 50 yıla aşkın komünist rejim ile yönetilmiş bir ülkeydi. Dolayısıyla dışarıya neredeyse tüm kapıları kapalı bir ülke olarak varlığını uzun bir süre devam ettirdi. Bu durumun şüphesiz Arnavut toplumunda birçok negatif etkisi olduğu aşikâr. Ancak bu durumun en çok Arnavutluk’un doğasına yaradığı da bir gerçek. Zira Arnavutluk’ta bugün bile birçok el değmemiş koy ve plajda yüzebilmek mümkün. Sahil kasabalarında turizm bilinci daha yeni yeni yerleşiyor, Türkler tarafından henüz keşfedilmemiş Adriyatik Kıyıları, Osmanlı ve Bizans izlerini barındırıyor. Yunanistan’ın ise İonnina bölgesinde ise hem Türk izlerinin daha fazla olduğunu hem de Balkan ruhunun daha hissedilir olduğunu göreceksiniz…Meteora sizi farklı bir yerlere götürecek. İki farklı ülke ve az bilinen şehirleri, kasabaları ve köylerinin, tarihi eserlerinin yanısıra, ada gezisi , tekne gezisi , denize girme imkanı ve yerel mutfaklarını da keşfedeceğiniz dolu dolu bir program .

TURUN ÖZELLİKLERİ

  • İki gece Durres’te, iki gece Dhermi’de (toplam 4 gece Arnavutluk’ta), iki gece Yanya’da ve bir gece Selanik’te konaklama.(toplam 3 gece Yunanistan’da)
  • Bölgenin ilginç yörelerine kolayca ulaşıp, yollarda az zaman kaybedeceğiniz bir program.
  • Konforlu otellerde konaklama.
  • Arnavutluk ve Yunanistan’ın çok az bilinen bölgelerinin keşfi.
  • Türk Hava Yolları ile Tiran’a gidiş ve Selanik’ten geri dönüş
  • Her zamanki gibi tüm yemek ve gezilerin programa dahil olduğu bir seyahat.
  • Tecrübeli rehberimiz ile bu iki ülkeyi derinlemesine tanıyıp, keyfini çıkarabileceğiniz bir seyahat.

22 Eylül 2018 Cumartesi İstanbul - Tiran - Durres

Sabah 07:45’te Atatürk Havaalanı’ndan kalkan uçak ile Tiran’a hareket. Gümrük işlemlerinden sonra şehre varış. Tiran 1614 yılında İşkodra Valisi Süleyman Paşa tarafından kurulmuş eski bir yerleşim yeridir. Tiran gezisi sırasında : Ethem Bey Camii, Saat Kulesi, İskender Bey Heykeli ve Meydanı, Janna Nehri görülecek yerler arasındadır. Balkanların en eski milletlerinden olan Arnavutlar, 1517’den 1912’ye kadar Osmanlı İmparatorluğu himayesi altında yaşamış ve Türkiye ile arasında derin tarihi bağların bulunduğu bir toplum. İskender Bey Meydanı’na nazır Hacı Ethem Bey Camii, duvar resimleriyle ünlü. 1793’te yapılan Ethem Bey Cami ile Saat Kulesi, İslamiyet’in simgesi olarak kabul ediliyor. Ethem Bey Camii, Arnavutluk'ta Enver Hoca'nın başlattığı Çin benzeri komünist uygulama sonucu 1966'da ibadete kapatıldı ve müze haline getirildi. Cami 1990'larda Arnavutluk'taki komünist rejim ortadan kalktıktan ve demokrasiye geçildikten sonra yeniden ibadete açıldı.En son olarak Dünya Bektaşileri Merkezi ziyareti. Yerel bir restoranda öğle yemeği. Yemek sonrası yarım saatlik bir yolculukla Durres’e varış. Arnavutluk’un Adriyatik’e açılan kapısı olan Durres, ülkenin ikinci büyük şehridir. Bu kentin sahilinin hemen karşısında İtalya bulunuyor. Bari ve Birindisi’yi canlı olarak, şehrin sahillerinden görmek mümkündür. İlk durak Balkanların en büyük amfitiyatrosu : M.S. 2 yüzyılda İmparator Trajan döneminde yapılmış. 20.000 kişi kapasiteli bu yapıya benzer başka bir yapı Arnavutluk’taki hiçbir şehirde yok. Daha sonra Venedik Kulesi (15. yüzyılda Venedik’in bir parçası olan Durres’te inşa edilmiş Yedikule Zindanları’na benzer bir yapı olan Venedik Kulesi, kentin sahil şeridini boylu boyunca kaplıyor.) Tophane Duvarı, Medieval Hamam ve Fatih Camii’de görülecek yerler arasında. Akşamüstü otele transfer. Akşam yemeği ve konaklama otelde.

23 Eylül 2018 Pazar Durres - Berat - Durres

Sabah otelde alınacak kahvaltı sonrası Berat’a hareket. İki saatlik yolculuktan sonra Unesco Dünya Mirası Listesi’nde olan Berat’a (Mangalem) varış. Osmanlı İmparatorluğu’nun beş asır hüküm sürdüğü Berat, tarihi evleri ile Safranbolu’nun ikiz kardeşi gibi, biraz da Amasya havası hissettiriyor. Yüksek mimari özellikler taşıyan eşsiz güzellikteki tarihi binalarıyla, tüm ülkede tarihi dokusu en iyi korunmuş küçük bir kent Berat. Kalenin eteğinde inci gibi sıralanmış kırmızı kiremit çatılı, çok pencereli beyaz boyalı evleri nedeniyle “Bin Pencereli Şehir” ve “Beyaz Şehir” olarak tanımlanıyor. Berat Gezisi sırasında : Osumi Nehri‘nin iki yakası üzerine kurulu, bir yakasında Müslüman, diğer yakasında ise Hristiyan mahallesinin yer aldığı nehrin üzerinde inci bir gerdanlık gibi uzanan Gorica Köprüsü, (18. yüzyılda Ahmet Kurt Paşa tarafından yaptırılmış. İlk yapıldığı 1790’da ahşap olan köprü 1920’de taş olarak yeniden inşa edilmiş. 2012’de beyaz taşlarla tekrar restore edilen köprü “Beyaz Köprü” olarak da biliniyor.) Berat Kalesi, Ulusal Etnografya Müzesi, Sultan Camii, Halveti Tekkesi, Kurşunlu Camii, Bekarlar Camii, Shen Lucia Katolik Kilisesi, Shen Gjergji Ortodoks Kilisesi görülecek yerler arasında. Öğle yemeği geziler sırasında yerel bir restoranda. Akşamüstü Durres’e geri dönüş. Akşam yemeği ve konaklama otelde.

24 Eylül 2018 Pazartesi Agyrokaster - Dhermi

Otelde alınacak erken kahvaltı sonrası Arnavutluk’taki Bizans’ın en büyük kentlerinden biri olan Agyrokaster’e doğru tahmini 3 saatlik bir yolculuk. Agyrokaster (Ergiri), eski yunanca da Gümüş Kale olarak geçiyor. Arnavutlar daha sonra kendi dillerinde Gümüş olan Gjiro olarak değiştirmişlerdir. Şehir, Eski ve Yeni şehir olarak ikiye ayrılıyor. UNESCO tarafından koruma altına alınan bölge yani Old Town Eski Şehir’de kalıyor. Bu bölgede taştan yapılmış çatılarıyla gerçekten görülmeye değecek Osmanlı evleri, hediyelik eşya dükkanları, restoranlar ve balkanların en büyük ikinci kalesi yer alıyor. Kalede, 2. Dünya Savaşında Almanların kullandığı araç ve topları görmek mümkün. Kalede bunun dışında Bektaşi Türbesi, 2 adet müze, savaş sırasında bozulmuş bir Amerikan uçağı ve saat kulesi bulunuyor. Öğle yemeği geziler sırasında yerel bir restoranda. Geziler sonrası Dhermi’ye doğru devam. Varışta otele yerleşme. Akşam yemeği ve konaklama Adriyatik Kıyısı yakınlarındaki otelde.

25 Eylül 2018 Salı Dhermi - Butrint - Ksamil - Dhermi

Sabah otelde alınacak kahvaltı sonrası Butrint’e kısa bir yolculuk. Butrint, Arnavutluk'un Yunanistan sınırı yakınlarındaki bir Yunan Antik Kenti’dir. Vivari Kanalı'na bakan bir tepe üzerinde yer alır. Tarih boyunca epiriot kabilelerinin şehri, Roma kolonisi ve bir piskoposluğun merkezi olmuştur. 1992 yılında Unesco Listesi’ne giren Butrint’te ilk olarak Vivari Kanalı’nın diğer tarafındaki kale ziyareti. Osmanlı zamanından kalma kaleden güzel manzaralar görmek mümkün. Ardından Butrint Antik Kenti ziyareti. Butrint Antik Kenti, Antik Yunan döneminde kurulmuş ve Roma İmparatorluğu döneminde genişletilerek, burada büyük bir koloni oluşturulmuş. 3. yüzyılda geçirdiği büyük bir depremden sonra büyük bölümü boşaltılsa da, yaşam uzun süre daha devam etmiş. Geziler sonrası Ksamil’e kısa bir yolculuk. Varışta yerel bir restoranda öğle yemeği. Ksamil, eşsiz güzellikteki sahilleri nedeniyle Balkanlar’ın Maldiv’i olarak anılır. Yemek sonrası denizin tadını çıkarabilmek için serbest zaman. Ardından Dhermi’ye geri dönüş Akşam yemeği ve konaklama otelde.

26 Eylül 2018 Çarşamba Dhermi - Yanya

Otelde alınacak sabah kahvaltısı sonrası Yunanistan sınırına doğru yolculuk. Sınırı geçtikten sonra İonnia (Yanya)’ya doğru yola devam. Aziz John'un koruması altında kurulduğundan dolayı, Yunancada Yahya'nın Şehri anlamındaki İoannina adı verilmiştir. Öncelikle Yanya Kalesi ziyareti : Tarih dolu Yanya'da eski şehri çevreleyen surlar ve kale M.S. 6. yy'da Bizans imparatoru Justinyen tarafından yaptırıldı. Ali Paşa döneminde ise bu surlar içerisinde kalan ve bugün hâlâ Türkçe ismiyle “iç kale” olarak anılan alan devlet idaresinin merkezi oldu. Ali Paşa, Balkanları buradan verdiği talimatlarla yönetti. İç kalenin girişinde bulunan Osmanlı tuğrası kaleye damgasını vuruyor. Kale kapısının üzerinde bulunan Osmanlıca kitabe ise bugün hâlâ iç kaleye giren ziyaretçileri selamlıyor. Sonrasında, Fethiye Camii ve Aslanpaşa Camii ziyaretleri.halen ayakta olan Aslanpaşa Camii Etnografya Müzesi olarak kullanılmaktadır. Pavmotis Gölü kenarında öğle yemeği Ardından, Yanya'nın incisi Pamvotida Gölü’nün ortasındaki küçük adaya tekne ile hareket. Bu küçük ada Yanyalı Ali Paşa'nın yaşadığı son eve de ev sahipliği yapıyor. Ali Paşa son günlerini buradaki yazlık evinde geçirdi. Ev, bugün ziyaretçilerini Osmanlı müziği eşliğinde bekliyor. Bu ev, hem Osmanlı tarihi hem de Yanya tarihi için büyük önem taşıyor. Evin avlusu son derece bakımlı ve çiçeklerle bezeli. Avludaki 700 yıllık dev çınar ziyaretçilere Ali Paşa Çınarı olarak tanıtılıyor. Ali Paşa'nın bu evin avlusunda öldürüldüğü söyleniyor. En son olarak Vrelis Balmumundan Heykel Müzesi ziyareti. Doğal boyutlarda sergilenen heykeller, özellikle yakın tarihin karakterlerini canlandırıyor. Akşam yemeği ve konaklama Yanya’da ki otelde.

27 Eylül 2018 Perşembe Yanya - Parga - Yanya

Sabah otelde alınacak kahvaltı sonrası Parga’ya doğru hareket. Yunanistan'ın batı kıyılarında, Korfu Adası'nın güneyinde yer alan Parga, tam anlamıyla yıllardır hiç bozulmadan doğasını ve şirinliğini koruyabilmiş küçük bir balıkçı kasabasıdır. İlk önce Venedik’lilerden kalma kale ziyareti. Şehre hakim olan Parga Kalesi görülmesi gereken bir yer. Manzarası müthiş ancak kale biraz bakımsız. Kale'nin içerisindeki ana bina ise cafe olarak kullanılmakta. Kalenin en ilginç yapısı ise kapısı. Önemli bir durum için yabancıları kaleden uzak tutulmak için yapılan, keskin demirlerden oluşan bu kapı gerçekten enteresan bir görüntü sunuyor. Parga’nın dar sokaklarında keyifli bir tur sonrası yerel bir restoranda öğle yemeği. Daha sonra serbest zaman. İsteyen güzel plajlarda vaktini değerlendirebilir. Akşamüstü tekrar güzel Adriyatik Kıyıları’nı arkada bırakıp Epirus Dağları’nı aşarak Yanya’ya geri dönüş. Akşam yemeği ve konaklama otelde.

28 Eylül 2018 Cuma Yanya - Kalambaka - Grebene - Kozani - Selanik

Sabah otelde alınacak kahvaltı sonrası Kalambaka’ya doğru tahmini 2 saatlik bir yolculuk. Kalambaka kaylar üstünde onlarca eski manastırın bulunduğu bölgedir. Meteora sözlük anlamı olarak “havada asılı” demektir. Meteora, binlerce yıl önce yeryüzündeki sıcaklık değişiklikleri ile oluşmuş ve Trikala (Tirhala) Kasabası’nın hemen yanında uzanan, ortalama yükseklikleri 300 metreye ulaşan koyu renkli dev kayaların olduğu bir bölgede bulunuyor. Kafanızı kaldırıp yukarılara doğru baktığınızda bu dev kayaların üstüne yapılmış manastırlarla karşılaşıyorsunuz. Buradaki ziyaretlerden sonra Grebene’ye doğru hareket. Peyniri ve mantarı ile tanınan eski Osmanlı Kasaba’larından olan Grebene’de kısa bir turdan sonra, yerel bir restoranda öğle yemeği. Yemek sonrası kısa bir yolculukla Kozani’ye varış. Kozani 1664 yılında Osmanlı’dan özerklik almış tek şehirdir. Özerklik sonrası 1770 yılına kadar, kasabaya Müslüman nüfusun yerleşmesine izin verilmemiştir. Şehir, 17. yüzyıl ve 18. yüzyılda Orta Avrupa ülkeleri ile hayli gelişmiş ticari ilişkiler kurmuş olup, bu dönemden kalma gözalıcı eserleri barındırmaktadır. Bunların başlıcaları 1664 tarihli Aya Nikola Kilisesi ve saat kulesi (Mamatsios), 1668 tarihli Rum Mektebi ve kütüphanesi gelmektedir. Daha sonra Selanik’e doğru yola devam. Varışta otele yerleşme. Veda yemeği, yerel yunan müziği eşliğinde Ladadika Palati Restoran’da. Geceleme otelde.

29 Eylül 2018 Cumartesi Selanik - İstanbul

Transfer saatine kadar istediğiniz gibi dolaşabilmeniz ve alış veriş yapabilmeniz için Selanik’te serbest zaman. Akşamüstü Selanik Havalimanı’na transfer ve Türk Hava Yolları ile saat 21:25’te hareket ederek saat 22:40’da İstanbul’a varış.
Durres:Sandy Beach Resort 4 *
video thumbnail
video thumbnail
video thumbnail
Sarande:Splendor Hotel 5 *
video thumbnail
video thumbnail
video thumbnail
Ioannina:Epirus Palace Hotel 5 *
video thumbnail
video thumbnail
video thumbnail
Selanik:Porto Palace Hotel 5 *
video thumbnail
video thumbnail
video thumbnail
Rezervasyon Şartları:
Talebiniz üzerine tura kaydınız opsiyonlu olarak 7 gün tutulur. Bu süre sona ermeden toplam tur bedelinin % 25 ini kapsayan ön ödemeyi yaptığınız takdirde rezervasyonunuz kesinlik kazanacaktır. Opsiyon süresi sonunda ön ödeme yapılmadığı takdirde talebiniz otomatik olarak iptal edilecektir. Bakiye, yurtiçi gezilerde seyahatin başlamasından 30 gün öncesine kadar, yurtdışı gezilerde seyahatin başlamasından 45 gün öncesine kadar tamamlanmalıdır. Ödemelerin belirtilen süre içinde yapılmaması durumunda rezervasyon iptal olmuş sayılır.
Ücrete dahil olan hizmetlerimiz
  • İstanbul/Tiran - Selanik/İstanbul uçak biletleri (ekonomi sınıfı);
  • 1.günden 7. güne kadar 7 akşam yemeği;
  • 1.günden 7. güne kadar 7 öğle yemeği;
  • Belirtilen yemeklerde su ve kahve ikramı;
  • Yukarıda belirtilen otellerde oda+kahvaltı geceleme;
  • Programdaki geziler ve ören yerleri girişleri;
  • Tüm bahşişler ( Tur Lideri Bahşişi hariç* ) ;
  • Havalimanı vergileri;
  • Rehberlik hizmetleri;
  • Seyahat sigorta paketi**.
Ücrete dahil olmayan hizmetlerimiz
  • Programda belirtilmeyen geziler;
  • Tur lideri bahşişi*;
  • Her türlü kişisel harcama;
  • Vize ücretleri;
  • Yurtdışı çıkış harcı.


* Dünyanın Renkleri özel seyahat sigortası paketi tüm seyahat ücretlerine dahil olup, Dünyanın Renkleri Seyahatleri'ne katılan bütün yolcuları kapsar. İlk ödemeyi yaptığınız anda size verilen poliçenin : Mesleki Sorumluk bölümü ödenen ücretin % 100 'ünü, Zorunlu Nedenlerle Seyahat İptali bölümü ise ödenen ücretin %90'ını teminat altına almaktadır.
75 yaş ve üstü yolcularda Zorunlu Nedenlerle Seyahat İptali durumunda ödenen ücretin %70'i teminat altına alınmaktadır.



* Turlarımızda, sizin takdirinize bağlı olduğunu düşündüğümüzden dolayı ücrete dahil etmediğimiz Tur Lideri bahşişi için , bu turda kişi başına 40 $ düşünmek gerekir.

Vize

Arnavutluk tur için vize istememektedir. En az 6 ay geçerli pasaport olması gereklidir.
Yunanistan için en az 6 ay geçerli pasaport ve Schengen Vizesi gerekmektedir.
ÖNEMLİ DUYURU:
Seyahate katılacak gezginlerin pasaportlarında (yeşil pasaportlar dahil) gidecekleri her ülke için, en az ve karşılıklı iki boş sayfaları olması gerekmektedir. Bazı ülkelerde karşılıklı iki sayfanın boş olmaması sorun yaratabilmektedir.